Bu sebeple daha fazla uyuma eğilimim arttı. Sevdiğim kitaplar var ama nedense elime alamıyorum. Bugün yine de deneyeceğim.
Dün gece instagramımda bir temizlik başlatmıştım. Neredeyse hiçkimseyi tanımıyorum. Ancak gereksiz yük oluyorlar zihnime. Tanımadığım insanların lüzumsuz hayatları neden düşüncemi işgal etsin ki. Bu sebeple gezinirken uzun zamandır paylaşım yapmayan ama daha evvel iletişime geçmiş olduğum hasta bir arkadaşıma tesadüf ettim. Son paylaşımının ardından neredeyse bir yıl geçmiş ama hiç hareket yok. Merakım gitigide artıyordu ama benim aklıma ilk olarak en kötü ihtimal gelmez ki.
Hayatını kaybetmiş. Hem de son paylaşımı ameliyata girmek üzereyken yapmış, helallik istemiş ve gitmiş.
İçimde bir yer kurudu. Kupkuru oldu.
Ne kadar üzülebileceğimi bilirsin. Sokakta görüp selam verdiğim küçük bir çocuğu ertesi gün göremezsem üzülüyorum. Gözlerim onu arıyor.
Bugün kedilerim için dışarı çıktım. Tam ağızlarına layık bir ziyafet hazırladım. Sıcak süt ve içine bir kaç damla yağ damlattım, donmasın diye. Yemeklerini de sütün tam yanına bıraktım, onlar da sıcaktı. Sanırım yeni bir kedim oldu. Görsen gerçekten de Garfield'a benziyor ve ben umrunda bile değilim. Yüzüme bile bakmıyor.
Aslında her gün bir diğerinin aynısı. Sadece zamanla artan bir şeyler var içimde. Her gün rüyalarımda gördüğüm. Beni uyanmamaya zorlayan bir şeyler.
0 yorum:
Yorum Gönder